Browsing articles by " ozlemaktas"

Niçin Bir Yaşam Koçum Olmalı?

Ara 7, 2012   //   by ozlemaktas   //   Kişisel Gelişim, Makaleler  //  No Comments

NİÇİN BİR YAŞAM KOÇUM OLMALI? – Özlem AKTAŞ-Yaşam Koçu ve Nlp Uzmanı

Son zamanların mesleği, son zamanların yeni trendi koçluk. Koçluk almak kişiye ne sağlar? Kişiler niçin bir koçları olsun ister?

Herkesin içinde ortaya çıkarılmayı bekleyen muazzam güçler ve yetenekler vardır. Kişiler sadece bunların çoğunlukla farkında değildirler. Neler yapabileceklerinin, imkansız olarak gördüğü şeylerin aslında yeterince ister ve harekete geçerlerse elde edebileceklerinin farkında değillerdir. Farkında olsalar bile nasıl yeteneklerini geliştireceklerini, o istedikleri adımları nasıl atacaklarını bilmezler. Yapmak istediklerini bilseler bile  bazen kendilerinde harekete geçecek güç ve enerjiyi, kararlılığı bulamazlar. Bazen sadece bir itici güce ihtiyaç vardır yada farklı bir bakış açısına. İşte bu farklı göz, koçlardır. Kişiye kendi o muazzam günün farkına varmasını amaç edinen kişilerdir onlar.  Kişilerin değerlerine, ihtiyaçlarına ve güçlü olduğu alanlarına odaklanmalarını ve hedeflerine ulaşmalarını sağlama da destek olurlar. Yol arkadaşıdır onlar. Bir öğrenci olabilirsiniz, yada kariyerinin zirvesinde bir yönetici yada bir ev hanımı fark etmez. İçinizdeki o her şeyi başarabilecek güce ulaşmak istiyor ve sadece bir yol arkadaşı arıyorsanız işte bu noktada en iyi yol arkadaşları yaşam koçlarıdır. Onlar sizi gerçek bir empati ile dinleyeceklerdir, anlatmak istenilenin altındaki nedenleri yargısız dinleyerek, akıl vermeden size güçlü sorular sorarak kendi çözümünüzü bulmanızda yardımcı olacaktır. Sorunun ne olduğu önemli değildir, onlar sadece çözüme odaklıdır ve sizinde çözüm yollarınızı bulmanız konusunda sizi destekleyecektir. İçinizdeki durum her ne olursa olsun her zaman çözüm vardır. Bazen yolları ve çözümleri görmekte zorlanırsınız işte bu noktada yaşam koçu sizi o çözüme götürürken size yol arkadaşlığı yapacaktır. Sizi gönülden değişim konusunda destekleyecek , her geçen gün farkındalık yolculuğunuzda adım adım ilerlerken hayattan da daha çok keyif almanızı ve dengeyi, doyumu, mutluluğu yakalamanızda yardımcı  olacaktır. Yapamam, başaramam, imkansız dediğiniz her noktada sizi yüreklendirecek, motive edecek , harekete geçirecek ve sizinle beraber bu yolda sonuna kadar yürüyecektir. İnsan isterse her şeyi kendi başına  başarabilir. Sadece ben değişim yolcuğunda ilerlerken gerçek bir dosta, yol arkadaşına ve başka bir bakış açısına ihtiyacım var diyorsanız yaşam koçunuzun olma zamanı gelmiştir. Hayat bir değişim, gelişim ve öğrenme sürecidir. Yaşam koçları da sizi değişim dönemlerinizde yanınızda olarak, farkındalık kazanmanıza katkıda bulunarak ve sizi daima yolunuzda tutarak ve her zaman motive ederek destekleyecek kişilerdir.

Sevgiyle kalın ..

Özlem AKTAŞ – Yaşam Koçu ve Nlp Uzmanı

(0224) 2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Hatalarımı Seviyorum-Yaşam ve İlişki Koçu Özlem Aktaş

Eyl 27, 2012   //   by ozlemaktas   //   İlişkiler, Kişisel Gelişim, Makaleler  //  No Comments

Hata yapmaktan korkmayın , aslında hayatı yaşamaktan korkmayın. Hata yapma endişelerimiz  yüzünden çoğunlukla yaşamı kaçırdığımızın farkında mısınız? Yargılanma, eleştirilme ve başarısız, mutsuz olma korkularımız yüzünden hata yapmamaya ve her zaman mükemmel olmaya çalışıyoruz. Bu da bizim hayatı ıskalamamıza ve doyumsuz, birbirinin tekrarı ve sıradan bir yaşam yaşamamıza sebep oluyor. Gerçekten yaşıyorum bu hayatta diyebiliyor musunuz? Hata yapabilme ve pes etmemek cesaret ister. Yoksa yaşamdan, hata yapmaktan korktuğunuz için adım atmayıp birbirinin tekrarı ilişkiler, başarılar ya da başarısızlıklar kısacası birbirinin tekrarı bir yaşamı mı sürdürüyorsunuz? Yaşamınız  içinde ne kadar hata yaptınız? Yaptığınız hatalar sizin ne kadar cesur,  ısrar eden, pes etmeyen bir insan olduğunuzu gösterir. Yoksa mükemmel olma kaygısı yüzünden adım atmaktan çekinenlerden misiniz? Sonra da ben bunu niye yapmadım, keşke yapsaydım deyip pişmanlıklar yaşadığınız oldu mu? Hepimiz hayatta bir takım fırsatlarla karşılaşırız ancak genellikle korkularımız, ön yargılarımız , fazla mükemmelliyetçiliğimiz, bizi sınırlayan inançlarımız neticesinde çoğu zaman  adım atmaktan çekiniriz. Oysa ki hayat cesur olduğumuz ölçüde bize karşılık verecektir. İsteklerimizi yerimizde oturarak önümüze gelmesini bekleyerek elde edemeyiz.  Hata yapma  korkusuyla yaşamı kaçıranlardansanız, lütfen hata yapın. Hata yapmak öğretir, aslında neyi istemediğinizi ve hangi yoldan gitmemeniz gerektiğini gösterir. Hayat cesur bir tecrübedir ve yaşam cesurları sever.  Öğrenerek gelişiriz bunun yolu da adım atmak ve gerekiyorsa hata yapmaktan geçer. Her konuda hata yapabilme lüksünü, esnekliğini kendinize tanıyın. Hatalarınıza birer hediye, birer öğrenme fırsatı olarak bakın.  İlişkilerimizde de hata diye gördüğümüz durumlar vardır, kendinizi yargılayıp suçlamak yerine bırakın geçmişi geriye ve kendinize ben bu deneyimden ne öğrendim diye sorun. Öğrendikleriniz sizin kazançlarınızdır, bir sonraki ilişkinizde daha doğru adımlar atabilmenizi sağlayacaktır. Hatalar, olgunlaştırır hataya bir ders olarak bakabiliyorsanız eğer. Olgunluk ve gelişmişlik hatadan ders çıkarıp, bunu fırsata çevirmekle kazanılır. Siz siz olun hata yapın, adım atın, deneyin tekrar tekrar… Bırakın insanlar sonra ne der diye düşünmeyi, ya eskisi gibi olmazsa hiçbir şey demeyi, ya başarısız olursam ya mutsuz olursam diye sormayı. Ne olur ? En kötü ne olur? En kötüsü cesurca adım atmış ve sonucu istediğiniz gibi olmadıysa bile bir şey öğrenmiş olursunuz . Bol bol hata yapın ve öğrenin. Yaşam,  adım attığımız cesurca davranışlarımıza karşılık verecektir, korkaklığımıza değil. Hatalarımı seviyorum , çünkü onlar benim öğretmenlerim diyebilin ve yaşamın her anını cesurca ve keyifle yaşayın.

Daima sevgiyle kalın..

Yaşam ve İlişki Koçu

Özlem Aktaş

(0224) 2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

İlişkilerde Sağlıklı İletişim Nasıl Olmalı? – İletişim ve Yaşam Koçu Özlem Aktaş

Ağu 15, 2012   //   by ozlemaktas   //   İlişkiler, Kişisel Gelişim, Makaleler  //  No Comments

İlişkilerde  sağlıklı iletişim nasıl olmalı?

İletişim hayatın belki de en zor işi. Özelikle duygusal bir ilişki ise yaşadığımız. Sağlıklı ve kalıcı sevgiler kurmak, yaşatabilmek;  farklılıkları anlamak ve farklılıklarla aslında hayatın güzel olduğunu ve daha yaşanılır olduğunu anlamaktan geçer.  İlişkilerimizde birbirimizi anlayabilmek, sevgimizi olması gerektiği gibi yaşayabilmek için aslında;  farklı cinsler  olarak öncelikle hayata bakış açılarımızın farklı olabileceğini  anlamamız gerekiyor. Karşımdaki insanın her konuda benim gibi  düşünmesini beklemem, düşünmediği ve  beklentilerimi karşılamadığı için aslında anlaşamadığımıza karar verip , ilişkimizde sorunlar olduğuna inanıp bunu ilan etmek, çabuk karar vermek olabilir mi? Ya da karşımdakinin de kendisine ait bir karakterinin olduğunu, deneyimlerinin ve dünyayı algılayış şeklinin farklı olabileceğini niye görmek istemeyiz ki? Bilimsel olarak kanıtlanmış bazı gerçekler var. Kadın ve erkek beyni farklı çalışıyor. Bunu artık herkes biliyor. Peki, bu durumda hala niçin karşımızdakinin bizi yeterince anlamadığını düşünüyoruz ? Aslında anlamadığımız farklı iletişimler kurabileceğimiz olamaz mı? Ya da aslında karşımızdaki kişinin anlatmak istediği başka bir şey olabilir mi? Aslında yanlış anlamalara sebep olmamak için iletişim ve ilişki  koçluğunda bizim sıkça sorduğumuz şu soru sorulmalıdır? Bana bunu mu demek istedin ? Bu soru duruma daha çok netlik kazandıracaktır. Çünkü genellikle birbirimizi yanlış anlamaya eğilimine sahibiz. Durumları, anlamak istediğimiz şekilde anlamayı, aldığımız bilgiyi kendimize göre çarpıtıp, genelleyerek farklı yorumlamalar yapıp kendi dünya modelimize göre anlamlandırmayı tercih ederiz.

İletişimin % 7 ‘sinin sözcükler, %38 ‘in sözcükleri söyleyiş şeklimiz,  geri kalanının ise beden dilinin oluşturduğunu düşünürsek aslında doğru iletişim kurabilmek için, sözcüklerden ziyade sözcükleri nasıl söylediğimiz ve beden dilimizle bunu nasıl ifade ettiğimiz önemlidir. İkili ilişkilerimizde şöyle  düşünürüz ;  “Eşim bana artık sevdiğini söylemiyor ya da benden nefret ettiğini söyledi, beni kesin sevmiyor.” diyerek aslında sevginin sadece sözel olarak ifade edilebileceğini düşünerek kendimizi hem üzüyor, hem de kısıtlı düşünüyoruz.  Aslında karşınızdaki kişi belki de bambaşka şeyler söylemek ve anlatmak istiyor olamaz mı? Nasıl söylediğine bakın, sevdiğiniz insan  seni sevmiyorum artık derken, gözlerinin içi deli gibi sizi sevdiğini anlatmaya çalışıp bedeni sizi sevdiğini  her şekilde gösteriyor mu? Belki de kızgınlığından canınızı acıtmaya çalışıyordur, olamaz mı? Dikkate almanız gereken şeyler öncelikle bunlar, beden dili ve kelimeleri nasıl söylediğimiz.

İletişim kurabilmek, empatik olup birbirimizi gerçekten anlamaya çalışmak evet  zor iş. Ne yazık ki sorunlar genellikle birbirimizi yeterince dinlemeyip, anlamaya çalışmamaktan, birbirimizin isteklerini, beklentilerini görmezden  gelmekten, birbirimize yeterince dikkat etmemekten kaynaklanıyor. Karşınızdaki kişi sizin birçok kişi arasından sevmek için seçtiğiniz kişi ve o kişi sizin  sevgi dolu, ilgili yaklaşımımızı hak ediyor. Hep bekleriz, daha fazla ilgili, sevgi, şefkat, oysa ki ne verdik ki bekliyorsunuz? Unutmayın, daha fazla sevgi, saygı, anlaşılmak bekliyorsanız, önce bunları siz vermelisiniz. Diğer yandan, eğer ben sevgi, saygı, ilgi, alaka gösterebiliyorken, daima yaşama neşe, sevinç mutluluk dolu gözlerle bakabiliyorken sevgili eşim daima şikayet ediyorsa işte o zaman da  ortada sorun var  demektir. Zihinlerimiz farklı çalışıyor olabilir ancak ilişkilerde ortak bakış açısı ilişkilerin olmazsa olmazıdır. Yaşama hangi gözlerle bakıyorsunuz? Biriniz olumlu tarafından görürken hayatı, diğeriniz her şeyin olmazını, olumsuzunu mu görüyor? Hayata hangi gözlerle baktığınız önemli, farklılıkları fark edip , kabul edip ve aynı zamanda dünyaya aynı gözlerle bakabilmek. En azından eşimiz olumlu tarafından bakmayı istiyorsa sizde olumlu olun, bundan kimseye zarar gelmez . Aksine siz de hayatın güzelliklerini görüp, daha çok gelişirsiniz. Son olarak; karşımızdaki insan bizim hayatımızı sürdürmek istediğimiz kişi ise gerçekten empatik yaklaşmak, anlatmak istediği şeyin aslında gerçekte ne olduğunu anlamak için gayret etmek, onun dünyayı algılayış şeklinin farklı olabileceğini kabul etmek ve iletişimin bir bütün olduğunu hatırlayarak değerlendirme yaparken bir  bütün olarak bakmak ve en önemlisi de hayata aynı gözlerle bakmak kalıcı ve sağlıklı ilişkinin anahtarıdır.

Her zaman sevgiyle kalın..

İletişim ve Yaşam Koçu Özlem Aktaş

(0224) 2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Eft ile Duygusal Özgürleşme Eğitimi

Haz 27, 2012   //   by ozlemaktas   //   EFT İle Duygusal Özgürleşme Eğitimi, Eğitimler  //  No Comments

EFT ile DUYGUSAL ÖZGÜRLEŞME EĞİTİMİ

EĞİTMENLER: İnci AKTAŞ ve Özlem AKTAŞ (Yaşam Koçu,NLP Uzmanı ve Hipnoterapist)

EĞİTİMİN AMACI VE İÇERİĞİ:

EFT bedende birikmiş duyguları temizleme aracıdır. EFT’nin kurucusu Gary Graig, “Tüm negatif duyguların nedeni bedenin enerji sistemindeki bozukluğa bağlıdır.”  der.

İnsan bedeninde akışkan enerji kanalları vardır. Bu enerji kanalları meridyenler olarak tanımlanır. Bu meridyenlerde enerji rahat bir şekilde akarken her yönden iyi hissederiz. Bu enerji kanalları bir şekilde tıkandığı zaman olumsuz dediğimiz duygular ortaya çıkar ve sorunlar o zaman başlar. Tıkanan, bloke olan enerji kanallarının, EFT ile yeniden düzgün çalışmaya başlanması  amaçlanır. Hedef, iyi hissetmektir ve sorunun duygusal özgürleşme sağlanarak ortadan kaldırılması ve çözülerek, mutlu olmayı başarabilmektir.

Kısaca; Duygusal Özgürlük Tekniği (EFT) psikolojik sorunların üstesinden gelmek için kullanılan bir alternatif yöntemdir. Belirli bir olumsuz  anı üzerinde yoğunlaşmışken meridyen noktalarına hafifçe vurarak vücudun enerji alanını düzenlemeyi amaçlar.

Eft, vücudunuzun, enerji sisteminin yenilenmesinden, zihin ve beden dengesin sağlanmasına  kadar pek çok konuda  iyileştirici olmaktadır.

EFT eğitimi ile, kendi hayatınızın kontrolünü elinize alıp, bir çok sorununuzun çözümünü bulabilecek, daha doyumlu ve mutlu bir hayata kavuşabilecek ve çevrenizdekilere de uygulanması kolay ve etkili olan bu tekniği göstererek faydalı olabileceksiniz.

EFT ‘nin kullanım alanları

  • Duygusal rahatsızlıklar

Stres, takıntılar, uykusuzluk, kekemelik, evham vs

  • Olumsuz alışkanlıklar

Kilo problemleri, aşırı yeme isteği, alkol ve sigara bağımlılığı, tırnak yeme vs

  • İlişkiler

Çekingenlik, kızgınlık, öfke, kıskançlık, kendini ifade edememe vs

  • Fobiler ve korkular

Örümcek, böcek, kedi, köpek, yükseklik, uçuş, karanlık, asansör, dişçi, iğne korkusu vs

Topluluk önünde konuşma, başarısızlık, evlilik, hastalık, yalnız kalma korkusu, reddedilme korkusu vs

  • Fiziksel rahatsızlar

Baş, eklem, sırt, boyun… ağrıları ve regl sancıları vs

  • Eğitim

Konsantrasyon ve motivasyon sorunları, sınav korkusu, genel olarak okul ve öğrenmeye yönelik korkular vs

  • İş dünyası

Motivasyon ve konsantrasyon sorunları,topluluk önünde konuşamama, etkili iletişim kuramama,stres, başarısızlık       korkusu, öz güven sorunları vs

  • Sanat ve spor

Her türlü performansın arttırılması, yaratıcılıkla ilgili blokajların çözülmesi

Eğitim Süresi: Eğitim bir tam gün aşağıda belirtilen saat aralığında yapılmaktadır

Katılımcılara katılım sertifikası verilmektedir.

Detaylı bilgi için lütfen bize ulaşın.

Tel : 0 (224) 243 43 14

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Hedef Belirlemenin Gücü – Yaşam Koçu ve Nlp Uzmanı Özlem Aktaş

Nis 16, 2012   //   by ozlemaktas   //   Kişisel Gelişim, Makaleler  //  No Comments

Hedef Belirlemenin Gücü – Yaşam Koçu ve Nlp Uzmanı Özlem Aktaş

Bu hayatta bir hedefiniz, bir amacınız  var mı?  Yoksa çok yazık, çünkü sizin için başkaları tarafından çizilmiş bir kaderi yaşamak zorundasınız demektir. Hedefsiz ve amaçsız  bir hayat , başkalarının sizin için belirlediği , çizdiği hayatı yaşamaya mahkum olmak  demektir. Amaçsızlığı oradan oraya sürüklenen bir yelkenliye benzetebilirsiniz. Nereye gittiğini bilmeyenin yol almasının imkanı var mıdır? Bunun bilimsel açıklamasına gelince de;  tanımlanmış bir hedefi yoksa beyin enerjisi boşa harcanmaktadır. Oysaki beynimiz bizim en değerli kaynağımız ve çok büyük bir potansiyele sahip. Hedef ve amaç belirlemeyerek kendimize neler yaptığımızın farkında mısınız ? Muazzam güce sahip bu gücü boş yere tüketmek. Hedefsiz, amaçsız bir hayat boşa tüketilen bir yaşamdır. Başarılı insanlar ile başarısız insanlar arasındaki fark; başarılı insanların yazılı amaçlarının olması ve bu amaçlarına inançlarının tam olmasıdır. Amaçları yazılı olanlar diğer kişilerden her zaman daha başarılı olmaktadır.  Bir araştırmanın sonuçlarına göre, gerçekten kendilerini başarılı bulan %3 lük kesime  bunu nasıl başardıkları sorulduğunda amaç belirlemek ve hedeflerinin peşinden azimle gitmek olduğu cevabı alınmıştır.  Başarı ve zafer ilk adımla başlar. İstediğinizi elde etmenin tek yolu;  ne istediğinizi bilmektir. Başaracağınızı biliyor olsaydınız ne yapardınız? Kim olurdunuz? Neye inanmayı seçerdiniz? Bu soruları kendinize sorun. Eğer kendi planınız yoksa başkaları sizin adınıza bunu seve seve yapacaktır. Eğer kendi hayatınızın efendisi olmak , hayallerinizin peşinden gitmek istiyorsanız, bunları hedefe dönüştürün. Yazılı olarak yapın bunu ve gözünüzün önünde bir yere koyun. Amacınız, hedefiniz daima gözünüzün önünde olsun . Bu sizi motive edip, harekete geçirecektir. Unutmayın başarı, ne istediğini bilenlerin ve bu yolda azim ve kararlılıkla ilerleyenlerindir.

Sevgiyle kalın…

Yaşam Koçu ve Nlp Uzmanı Özlem Aktaş

(0224) 2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

İçindeki Gücü Ortaya Çıkarmanın Bir Yolu, Hipnoz – Yaşam Koçu Ve NLP Uzmanı Özlem AKTAŞ

Şub 27, 2012   //   by ozlemaktas   //   Kişisel Gelişim, Makaleler, Mutlaka Okuyun  //  No Comments

İçindeki  Gücü Ortaya Çıkarmanın  Bir Yolu Hipnoz-Yaşam Koçu ve Hipnoterapist ÖZLEM AKTAŞ

Hayatınızda değiştirmek isteyip de, değiştiremediğiniz neler var? Kilo vermek isteyip de bir türlü başaramıyor musunuz?  Ya da sigara, onunla da mı başınız dertte, çok istediğiniz halde defalarca tekrar mı döndünüz eski alışkanlıklarınıza? Ya da sizi sınırlayan düşünce şekillerinizden artık size yarar sağlamadığı için vazgeçmek istiyor ancak davranışlarınızı ve düşüncelerinizi bir türlü değiştiremiyorsunuz?  İşte bu nokta da değişim için ve değişimin kalıcı olması için hipnoz çok etkili bir araçtır. Peki nedir bu hipnoz? Hipnozla neler başarılabilir? Hipnozun faydalarının çok da bilinmediği ortada. Çoğumuz hipnozla ilgili çeşitli ön yargılara sahibiz ya uyuyup da uyanamazsam, ya istemediğim bir şeyleri yaptırırlarsa, ya sağlığım tehlikeye girerse gibi. Bunların tümü hipnozu gerçekte bilmemekten kaynaklanmaktadır.  Hipnoz bilinçlilik halidir. Hipnoz uyku değildir, evet fiziksel olarak uykuya benzer ancak zihinsel olarak uyanıklık halidir. Kimseye zorla hipnozla istemediği bir şeyi yaptıramazsınız. Gün içinde defalarca farkında olmadan hipnoz ya da trans halinde  olduğumuz zamanlar vardır.  Bir yerden bir yere nasıl vardığınızı anlamadığınız anlar hipnozdasınızdır. Televizyon seyrederken çoğu zaman hipnoza gireriz ancak bunun hipnoz olduğunun farkında değilizdir . Hipnoz, kişinin telkinleri alma halidir.  Kişi verilen telkinleri genellikle duyar ve hatırlar. Hipnozla ne amaçlanır?  Hiç bir şeyleri değiştirmeye çalışıp güçlü dirençlerle karşılaştığınız oldu mu? Eminim çoğumuz bu sorunun cevabına evet diyecektir.  Bu direncin adı bilinçaltıdır. Bilinçaltı değişimi sevmez, önce her değişiklikte bunun olmayacağına dair bizi inandırmaya çalışır. Bu sebepledir ki değişim için bilinçaltının onayı ve ikna edilmesi gerekliliği doğar. Değişim, bilinçaltında gerçekleşmediği sürece kalıcı olmayacaktır. Eski alışkanlıklara ve davranışlara istemsizce geri dönülecektir. Değiştirmek istediğimiz davranış için, bu sefer çok güçlü bir motivasyona sahip olabiliriz evet ancak bir süre yeni davranışı sürdürür daha sonra çeşitli bahanelerle eski davranışımıza döneriz . Değişimin kalıcı olması için irade her zaman işe yaramayabilir. İşte tam bu noktada hipnoz etkilidir. Hipnotik telkinler kişinin bilinçaltında değişimin kalıcı olması için etkili olabilmektedir ve kişinin istediği davranış şekline ulaşabilmesini kolaylaştırmaktadır.  Hipnozla değiştirmek istediğiniz bir alışkanlığınızı değiştirmek  mümkün, ister sigarayı bırakma ya da istediğiniz kiloya sahip olmak olsun bilinçaltına verilen hipnotik telkinlerle içinizdeki bir şeyleri başarma gücüne, iradeye, kararlılığa sahip olunabilir. Kısacası içinizdeki gücü ortaya çıkarmanın bir yoludur hipnoz.

Sevgiyle kalın..

Özlem AKTAŞ

Yaşam Koçu , NLP Uzmanı ve Hipnoterapist

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Gerçek Zenginlik ve Bolluk Nasıl Elde Edilir? – Yaşam Koçu ve NLP Uzmanı Özlem Aktaş

Ara 15, 2011   //   by ozlemaktas   //   Kişisel Gelişim, Makaleler, Mutlaka Okuyun  //  No Comments

GERÇEK ZENGİNLİK ve BOLLUK  NASIL ELDE EDİLİR?

Yaşam Koçu  ve NLP Uzmanı Özlem AKTAŞ

Ne kadar zengin olduğunu düşünüyorsunuz? Burada tam olarak zenginlik olarak kastettiğim şey, her konudaki tatmin düzeyiniz. Zihninizde kendinizle ilgili yarattığınız imaj nedir? Bir şeyleri hak ettiğinize ve sahip olabileceğinize inanıyor musunuz? Zihninizde çizdiğiniz senaryo başarısız olduğunuz, zaten bir şeyleri hak etmediğiniz ise hayatınıza girecek olan da başarısızlık ve parasızlık olacaktır. Zengin ve bolluk dolu bir hayata sahip olabilmek  için önce zihinsel odağınızı değiştirmek zorundasınız . Eğer zenginliğin ve paranın ancak kötü yolla gelebileceğine inanıyorsanız, bolluğun sizin için artık çok geç olduğunu düşünüyorsanız, içinizdeki şartlarda bunun pek de olası olduğuna inanmıyorsanız aynen düşündüğünüz gibi olacaktır. Zenginlik ve bolluk dolu bir hayata sahip olabilirim ya da olamam demeniz halinde ikisinde de haklısınızdır çünkü biz ne düşünürsek ‘o’ oluruz.

Darel Rutherford, ‘Alaaddin’in lambasındaki cininiz bolluk bilincinizdir.’ der. Çok doğru, siz bolluk içinde olmayı hakkınız olduğuna inandığınız her an her konudaki bolluk size akmaya başlayacaktır. İster para, kariyer, iş , ister aşk olsun fark etmez.  Zenginliği ve mutluluğu istiyorsanız bunun önce zihninizde yaratılması ve var olduğunun kabul edilmesi gerekmektedir. Yoksulluk durumumuzun oluşma nedeni ise, bizim para ile ilgili olan ilişkimiz değildir, bizim kim olduğumuzu seçmemizle ilgilidir. Gerçek zenginlik, bolluk ve mutluluk için, önce  sahip olmak istediğimiz şeylere zihnimizde sahip olduğumuzu görmek gerekir. Yani zihinsel imaj yaratmak, olmasını istediğimiz durumları ilk önce zihnimizde canlandırmak gerekir.  Bu durumlarla ilgili düşüncelerimizi değiştirip,  zihnimizde yeni bir seçenek yeni bir biz yaratmamız gerekmektedir. Hayalini  kurup zihnimizde bir hedef ve vizyon yarattığımız şeylere sahip olabiliriz.  Hiçbir şey yoktur ki önceden hayali kurulmamış olsun. Doyumlu, keyifli ve daima zenginlik dolu bir hayat istiyorsak bunun hepimiz için gerçekleştirilebilir bir durum olduğunu kabul edip önce zihnimizde zengin olmayı seçmeliyiz. Zihninizde canlandırdığımız her şey yavaş yavaş hayatınızda çeşitli yollarla oluşmaya başlayacaktır. Kısacası ne olmayı istiyorsan önce  zihninde o kişi olmayı seç. Bu bilinçaltının çalışma kuralı ve evrensel yasadır. Önce olmak istediğiniz şeyi zihninizde her gün olduğunuzu görün. Bir gün  göreceksiniz ki gerçekten o kişi olmaya başlamışsınız.

Sevgiyle kalın…

(0224)2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Bilinç altının gücünü Hipnoz ile keşfet !-Yaşam Koçu ve Hipnoterapist Özlem Aktaş

Eki 26, 2011   //   by ozlemaktas   //   Kişisel Gelişim, Mutlaka Okuyun  //  No Comments

Hipnoz , bir çoğumuza göre bir uyku hali olarak algılanır. Aslında hipnoz halinde kişinin bilinci açıktır ve kişiye istemediği bir şey yaptırılamaz. Hipnoz yapılacak kişilerin önce hangi konu üzerinde hipnoz yapılacağı üzerine konuşmaları ve değiştirmek istedikleri durum üzerinde ikna edilmeleri gerekmektedir. Hipnoz bir odaklanma durumudur. Bu konu ister kendini sınırlayan bir takım düşünce kalıplarının değiştirilmesi olsun , ister sigara kullanma alışkanlığını bırakma olsun , kısacası hipnoz ;  kişinin bir konuya konsantre olması demektir.

Örneğin kişi çikolatayı yemekten vazgeçemediğini söylüyorsa , kişiye hipnozla odaklanma ile , zihninde çikolatayı çok yedirerek çikolatadan tiksinmesi sağlanabilir. Normalde bu uygulama NLP denilen zihnin yeniden programlanması ile de mümkündür. Kişi sadece çikolata ile beslenir en fazla üç gün içinde yediği şeyden tiksinir. Kısacası kişinin vazgeçemediği şeyden fazlasıyla tüketme halinin yaşatılarak tiksinme duygusunun yaratılması amaçlanır.

Hipnoz seansları ile sigaranın bıraktırılması da mümkündür . Ancak önce kişinin bunu bilinçli bir şekilde istiyor olması gerekmektedir. Başkalarının ricası yada zorlamaları ile yapılan hipnozdan bir sonuç alınamaz. Kişinin , sigaranın kendisine verdiği zarara konsantre  olması sağlanırsa, sigarayı bırakması kolaylaşacaktır. Hipnozun özü aslında tamamen mantıklı telkinlere dayanan hipnotik bir terapi olmasıdır. Hepimiz daha iyi bir yaşam , daha iyi koşullar , daha iyi iş ve imkanlar isteriz ancak bunların gerçekleştirilmesi olaya tamamen konsantre olmamız ve kendimize yürekten inanmamızdan geçer. Burada önemli olan hepimizin içindeki başarma , değişim gücüne azmine inanmamızdır, yani kendimize , kapasitemize inanmamızdır. Örneğin kişi sahip olmak istediği , arzuladığı şeyi hayal edip , konsantrasyonunu bu yöne çevirdiğinde , bu konuyla ilgili olumlu durumları düşünerek , kendine telkin vermesi halinde de aslında kendi kendini hipnoz etmiş olacaktır. Gün içinde hepimiz hipnoz anlarını sık sık birçok şekilde yaşıyoruz. Bir yolculuğun bazen nasıl geçtiğini hatırlamadığınız olmuyor mu ?,  işte hipnozdasınız .

Hipnoz ile  yani bilinç altına verilen olumlu telkinlerle hayatınızda değiştirmek istediğiniz  size şu an yarar sağlamayan her türlü duygunun  ve davranışının değiştirilmesi sağlanabilir. Bu olumlu telkinler tam olarak istediğiniz şeyle ilgili , yeni davranış modelinizle ilgili , yeni alışkanlıklarınızın bilinç altına  kelimelerle uygulanmasıdır. İster sigarayı bırakma , isterseniz dilediğiniz kiloya ulaşma arzunuz olsun hepsi gerçekleştirilebilir . Yeter ki değişmeyi isteyin  ve hayatınızda yolunda gitmeyen şeyleri değiştirebilecek gücün içinizde var olduğuna inanın.

Özlem Aktaş

(0224)2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Ara

Kategoriler