Browsing articles tagged with " terapi"

Bilinçaltı Temiliği ve Şifası Eğitimi

Mar 14, 2022   //   by admin   //   Makaleler  //  No Comments

Eğitim İçeriği:

Kollektif Bilinç
Yaralı Kendilik ve Dönüşümü
Gölge Yanın Kabulu ve Bütünlüğü
Acı ve Yalnızlık Gibi Duyguların Dönüştürülmesi
Bağımlılıkların Farkedilmesi ve Serbest Bırakılması
Öfke Duygusu ve Arınma

Arınma Meditasyonları
Af Meditasyonu
Altın Işık/ Arınma Meditasyonu
İç Çocukla Bağlantı ve Dönüşüm
Meditasyonu
Bağımlılığın Bırakılması Meditasyonu
İçsel Benliğin Güçlendirilmesi
İçsel Gücün Açığa Çıkarılması
Üst Benlikle İletişim

Sembolik Metaforlar ve İmajinasyon/Hayalgücü Uygulamaları

Sınırları Aşmak
 Özgürleşmek
 Sağlıklı Benlik Oluşturmak
Endişe ve Kaygılandırmak Kurtulmak  
   
Uygulamalar  

Eğitim Süresi: 14 Saat/2 Gün
🖍Genel Katılıma Açık
🖍Gedik Üniversitesi Onaylı Sertifika
🖍Yüzyüze Eğitim ( Bursa dışından katılan katılımcılarımız ve isteyen katılımcılarımız derslere canlı online bağlanabileceklerdir.)
🖍11 yıllık tecrübe ve uzmanlık

Sorunlara Çözüm Odaklı Bakmak- Özlem Aktaş

Günümüz dünyasında her şey çok hızlı, değişim ve dönüşümün hızı baş döndürüyor. Bu değişim hızını çoğu zaman danışanlarımızda terapilerde görmek istiyorlar. Bu bezen mümkün olmadığı gibi, bazen de kişinin yaşantısı ve durumuna göre çözüm odaklı kısa süreli terapi yaklaşımları ile dönüşümü daha hızlı sağlamak mümkün olabiliyor. Terapide geçmişteki problemlere odaklanmaktan çok, problemlerin çözülme olasılığı olan şimdi ve buraya odaklanmak ve gelecekteki mucizeleri fark etmek dönüşümü hızlandırabiliyor. Geçmişte problemin olmadığı istisnai anları yakalamak ise danışana son derece faydalı bir bakışı açısı sağlıyor. Bizler sorunlara çözüm arama bakış açısı ile baktığımızda, geçmişteki olayı unutmasak bile , geçmişe bakış açımızı dönüştürebiliyoruz. Hepimiz sorunlar yaşarız, ancak soruna tepkiyi herkes aynı şekilde vermek. Önemli olan probleme nasıl bakıp, nasıl çözümler ürettiğimizdir. Aslında yaşamlarımızın terapisti bizidir. Çünkü değişim ve dönüşüm için de çözümler içimizdedir, sadece oraya nasıl bakacağımızı bilmek gerekir. Sorunlara çözüm odaklı bakarken, gerçekliğimizi kendimizin oluşturduğunu ve bu duruma farklı bir çerçeve ile bakarsak çözümlerin de bulunabileceğini söyleyebiliriz. Bu hayata sürekli siyah çerçeveli bir gözlüğün arkasından bakan bir insanın , bazen olaylara farklı renk gözlüklerle bakabildiğinde çözümün nasıl gözünün önünde belirebileceğini gösterir. Bu durum ister bireysel problemlerimiz ister aile ve ilişki sorunlarımızda olsun, olaylara çözüm odaklı bir yaklaşımla bakabildiğimizde cevapların içimizde bir yerde var olduğunu görebiliyor olacağımızı söyleyebiliriz.

Özlem Aktaş

Aile Terapisti, Psikoterapist, Bireysel Danışman ve Koç

İstanbul ve Bursa ofislerimizde danışmanlık hizmetleri vermekteyiz.

02242434314

İstanbul ofis 05335179512

Aile terapisinde ilişki sorunları- Özlem Aktaş

İlişki sorunlarında danışanların iç konuşmaları , birbirleri ile iletişimleri gözden geçirilerek sağlıklı bir iletişim şekli belirlemek amaçlanır. Genellikle çiftler nasıl iletişim kuracakları konusunda emin olamazlar . Geçmişten ailede belirledikleri kalıpları sürdürürler. Oysaki aile ve evlilik geçmişin yazgısının sürdürüldüğü bir yer olmaktan çıkıp iki yetişkinin sağlıkla ve mutlulukla sürdürdüğü bir yuva olabilmenin başarıldığı bir yer olmalıdır. Hangi rolleri evlilikte sürdürdüğümüzün belirlenmesi de önemlidir. Bazen ebeveyn rolü, çocuk rolü , yetişkin rolümüzün üstüne çıkar, Bu durum ilişkilerin sağlığını bozar. Bu rollerin farkına varıp, iki yetişkin olarak ilişkiyi sürdürmek önemlidir. Bununla beraber ilişkilerde kişinin kendi öz değer ve kendine duyduğu özmerhamet duyguları ile de çalışılır. Gerçek şifa kişinin kendine vereceği özmerhamette gizlidir . Bu sebeple kişinin güçlü kaynaklarını harekete geçirme , içerde gizli kaynakları fark ettirme ve bu güçlü yönlerin çözüm süreçlerinde harekete geçirilmesi kişinin terapiden maksimum fayda almasını sağlar. Odak çözümdür, öz kaynaklara ulaşmaktır. Geçmişten ders alıp, geleceğe umutla bakabilmektir. Hayatta ve ilişki tarzında işe yaramayanları fark edip , yeni bir kapı açacak kilidi bulabilmek esastır. Aile danışmanlığı ve aile terapisi danışanlara bu yeni olasılıkları ve yolları bulduran ve yeni bir kapı açtıran anahtar gibidir.

Özlem Aktaş

Aile Danışmanı, Terapisti, Psikoterapist

Bursa ve İstanbul ofislerimizde Aile terapisi, Psikoterapi ve Bireysel Danışmanlık hizmetleri verilmektedir.

Bursa iletişim 02242434314

İstanbul İletişim 05335179512

Psikolojik İhtiyaçlarımızın Giderilmesi-Özlem Aktaş

Psikolojik İhtiyaçlarımızın Giderilmesi 
İnsanların davranışlarındaki en temel motivasyon, temel ihtiyaçlarının giderilmesidir ve bunun içinde acıdan kaçarken keyif verene yönelme güdüsünü taşıyarak bunu yaparlar. İstediklerimiz bu hayatta nedir? Ve tüm istediklerimizle sahip olduklarımız arasında ki boşluk ne ölçüdedir?İsteklerimizle, çözüm olarak bulduğumuz konular arasında ne gibi engeller koyuyoruz kendimize? İhtiyaçlarımızla uyumlu ve ekolojik bütünü kısacası diğer insanları düşünerek yapacağımız seçimleri gerçekleştirmeye ne kadar yakınız? Hepimiz hayatta sevme sevilme, aidiyet, güç sağlarken , özgür olmak ve mutlu olabilmek için ihtiyaçlarımızın karşılanmasını bekleriz. Ancak eyleme geçerken geçmişin tozlu raflarında ki anılar, davranış düşünce kalıpları bize bazen engel bazen de rehber olur. Her ne gibi eylemde bulunduysak aslında o anki koşullarda bizim için en iyi olan seçimi yapmış olmamız ihtimaldir. Bu sebeple geleceğe doğru ilerlerken temel ihtiyaçlarımız olan sevme ihtiyacımızı en çokta kendimizi severek ve kendimizi acımasızca eleştirip yargılamayı bırakarak yapabiliriz. Hayatta en yüksek tatmin, tatminsizliklerle yargılamadan  yüzleşme, gerçekçi bakabilme ve süreçten öğrenmemizi sağlayacak bakış açısını hayata sokmamızla mümkün olacaktır. Koçluk, danışmanlık, terapiler kişinin düşünme, hissetme, davranışta bulunma stratejilerini fark ettirir. Kişi kendini bilme yolculuğunda her an bir çabada olmaya devam ettikçe, acıyı da olduğu haliyle görüp, ne anlatmak istediğini anladıkça, kaçmak yerine yüzleşecek bakış açısını geliştirdikçe doyum, keyif, mutluluk artmaya başlayacaktır. Kişi en iyi  kendisinin koçu, danışmanı, terapistidir. Bazen bu içgörü sağlanamadığında yoldaş olacak, bir rehber bir uzman değişme yolculuğunda süreci daha kolay geçmenize ve daha tatminkar bir yaşam yaşamanıza destek olabilecektir. 

Özlem Aktaş

Aile Danışmanı, Psikoterapist Eğitmen, Profesyonel Koç, Sosyolog

02242434314

05335179512

Bursa ve İstanbul’da hizmet vermekteyiz.

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Empati Neden Önemli?-Özlem Aktaş

Empati Neden Önemli?

Dünyadaki en zor şey, bir insanı gerçekten anlayabildiğini hissettirebilmektir. Bir kızılderili atasözü, bir insanı anlamak istiyorsan, gökte üç ay eskiyene kadar onun ayakkabılarıyla dolaşmalısın der, bu da empatinin yani kendini karşıdakinin yerine koyarak kişinin duygularını derinlemesine anlayabilmenin ne kadar büyük bir çaba gerektirdiğini gösterir. Empati, seninle birlikte hissediyorum ve seni anlıyorum demektir, senin yerine hissediyorum demek olan sempatiden farklıdır. Empati; kişinin karşısındaki insanı yargılamadan, ne hissetmiş olabileceğini, ne düşündüğünü, kendi kimliğinden geçici olarak sıyrılarak anlayabilmesidir. Anlaşıldığını hisseden insan, kendisine, karşıdaki insana ve içinde bulunduğu sürece farklı gözle bakabilmenin bir yolunu bulur. Karşımızdakini yargılama en kolayıdır. Oysa ki koşulsuz bir sevgi ve kabulu de içeren empati çok ustalık gerektiren etkili bir iletişim yoludur. İyi bir yaşam, iyi bir ilişki hedefi olan kişiler empatik tutumu öğrenmeye hevesli olup, karşıdakinin yaşantısını gerçekten anlamaya niyet etmekle başlayabilirler. Bunu da ancak içinde bulunulan süreçte sadece an da tüm dikkati karşımızdaki kişiye verirken, yargı ve kendi gerçekliğimizi dışarda bırakarak başarabiliriz. Bu sanıldığı kadar kolay bir beceri olmasa da öğrenilebilir. Başkalarının dünyasına saygı içeren bakış açısı insanlar arasında ruhları dönüştürücü bir etki yapar. Empati becerisini geliştirmek için ne yapabiliriz? Öncelikle yavaşlamak ve karşıdakinin etkisine hemen tepki verip değerlendirme de ve yargıda bulunmamak, soru sorma alışkanlığı ile düşüncenin söylenenin ne anlama gelebileceğini araştırıp merak etmek, kendi hayatımızı düşünce, duygu, ihtiyaç ve davranışlarımızı anlamaya çalışmak, sınır ve kurallarımızı belirleyebilmek ve geçmişimizi yargılamayı bırakıp dersler alıp hayatı akışına bırakabilmek ile mümkün olabilir. Sonrada bu beceriyi diğer insanlarla iletişimimizde bol bol deneyimleme fırsatını yaratarak empati becerisini kazanmayı başarabiliriz. Özmerhamet, anlayış, empati,sağlıklı iletişim ve huzurla geçecek bir yaşam ancak buna niyet edip eyleme geçmekle mümkün olur, sevgiler. 

Özlem AKTAŞ

Aile Terapisti, Psikoterapist, Bireysel Danışman ve Koç

02242434314

İstanbul Ofis ; 05335179512

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Affetmek, Özgürlüktür…

Geçmişte başımıza gelen acı olaylara ve bunlara sebep olan kişilere duyduğumuz  öfkeyi tutmak insanın ciddi ruhsal ve sonrasında bedensel sıkıntılar yaşamasına sebep olur. Hayat ve ilişkiler zaman içinde bizi zorlayabilir çünkü insan hatalar yapabilen bir varlıktır. Bu hataları anlayabileceğimizi ve bize zarar verecek kişileri affedebileceğimizi düşünemeyiz bile. Kaybettiğimiz güveni kazanamayacağımızı ve affedersek karşı tarafa lütuf yapacağımızı ve tekrar incitilebilir olacağımızı düşünürüz. Oysa ki affetmek insanın kendisine şifadır. Cesur olan kişiler affedebilme cesareti gösterir. Hayat acıları ile vardır ve herkes hata yapabilir. Bazen en zoru kendimizi affedip özmerhameti kendimize gösterebilmektir. Affedemeyen insan bir daha sevmekte zorluk çeker çünkü sevgi, kinin ve öfkenin olduğu yerde var olamaz. İntikam ve acı ile yaşamak bir seçimdir ve tabi kendini olumsuz duygulardan özgürleşirmeyi seçmekte bir seçimdir. Affedeceğiniz insan hayatınızda olmak zorunda değildir ancak yaşanıp bitmiş olayın duygularını taşımak zorunda olmadığınız da bir gerçektir. Gerçek bir iyileşme hali oluşturmanın yolu, merhamet dolu bir anlayış ve affedicilikle mümkündür. Kişi kendine de nazik olarak hatalarından, geçmişinden dolayı kendini suçlamayı bırakarak, içindeki yargılayıcı parçayı susturarak kendisine özmerhameti geliştirilen affetmeyi başarabilir. Önemli olan kendini ve diğerlerini kusurlarına ve hatalarına rağmen sevebilme becerisidir. Kolay olmasa bile niyet etmek ve eyleme geçmekle başarılabilir. Ruhsal iyi olma, mutluluk, huzur duyguları özmerhamet ve affedicilikle oluşur, zaman alan bu duygularla başa çıkılamadığında bir uzmandan psikolojik  destek almak büyük fayda sağlar. Kendi kendinize ve insanlığa farkındalık ve sevgiyle yaklaşacağınız sevgi dolu günler yaşamanız dileğiyle.

Özlem Aktaş

Aile Danışmanı, Psikoterapi, Hipnoterapist, Eğitmen

İstanbul ve Bursa Ofislerimizde hizmet vermekteyiz.

02242434314

İstanbul Ofis ; 05335179512

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Evlilik ile ilgili bilinçaltı telkinlerimiz neler? – Özlem Aktaş

Evlilik ile ilgili bilinçaltı telkinlerimiz neler?

Evlilik birlikte yaşama halidir, sosyal ve hukuksal olarak tanımlanmış yasal bir anlaşmadır. Devlet yetkililerin karşısında atılan imzalar vardır. Evlilik biyolojik yada fiziksel bir gerçeklik değildir. Ama evliliğin içinde görünmeyen yazılmayan anlaşmalar vardır. Ve bu anlaşmalar bir şekilde Yüzyıllardır bilinçaltımıza hipnotik telkinler olarak işlemiştir.
Evlilikle ilgili bilinçaltımızdaki en temel inancımız , evlilik yaşım geçiyor biran önce evlenmeliyim yoksa evde kalacağım, yaşım geçerse kimse benimle  evlenmeyecek kaygıları en temel inancın çıktılarıdır. Çoluk çocuğa karışmam gerek eğer evlenmezsem toplumda kabul görmeyeceğimiz gibi çarpıtılmış düşünce yapısına sahibizdir. İlişkisinin içinde evlenmediği icin huzursuz hisseden insan bilinçaltında bir telkinin etkisi altındadır. Çünkü hisler, özellikle olumsuz hisler bir inanç ile ilgilidir , bu sebeple kişi bu noktada kendini sorgulayabilmeli , bu hissin ne ile ilişkili olduğunu, neden kendini kötü hissettiğini bilinçaltında nasıl bir telkinin etkisi olduğunu anlayabilmelidir. Yoksa sadece nedenini açıklayamadığı bu hisler yüzünden tepkilerde bulunacak çoğunlukla da bu tepkiler bilinçli tepkilerden ziyade , Geçmişte bilinçdışımıza kayıt olmuş telkinlerle ilişkili olacaktır. Kisi evlenmeyi kendi isteği mi, yoksa toplumun yüklediği bir zorunluluk nedeniyle mi istemektedir? Anlayabilmesinin yolu kendini, düşüncelerini, hislerini sorgulayabilme cesareti göstererek bulabilir ya da bu konuda bilinçaltında ne gibi bir telkine sahip olduğunu anlamak için hipnoterapi psikoterapi Danışmanlık gibi destekler alabilir.  sadece hipnotik bilinçaltımıza toplum tarafından yerleşmiş telkinlerin sonucu kararlar verdiğimizde ilerleyen zamanlarda her şey istediğiniz gibi görünmesine rağmen neden mutsuz ve huzursuz olduğunuzu anlayamayabilirsiniz. Yaşam, bu hipnotik telkinlerin etkisinden özgürleştiğimizde ancak bizim yaşamımız olur. Gerçek tatmin bilinçdışımızdaki hipnozlardan kurtulduğumuzda mümkündür.   

Özlem Aktaş

Aile Terapisti, Hipnoterapist, Psikoterapist, Bireysel Danışman ve Koç

İstanbul ve Bursa Ofislerimizde hizmet vermekteyiz.

02242434314

İstanbul ofis; 05335179512

Online eğitimler ve online seanslar hakkında bilgi almak için internet sitelerimizi ziyaret edebilirsiniz.

www.akademiplena.com

www.plenahuman.com

İşteki stres ve baskı hayatımızı, ilişkilerimizi nasıl tüketiyor ?- Özlem Aktaş

İşteki stres ve baskı hayatımızı, ilişkilerimizi nasıl tüketiyor ? Tükenmişlik , bedensel ve zihinsel sağlığımızı ve dolayısıyla bağışıklığımızı nasıl etkiliyor ?  Stres, hayatımızı zora sokan en büyük neden ve çoğunlukla stresi nasıl yöneteceğimizi bilmediğimizden hayatımız sanki raydan çıkmış bir tren gibi kontrolden çıkma hissi verirken  iş ve yaşamın diğer boyutları arasında dengeyi tamamen kaybetmemize sebep oluyor. İş yükünün düşünme ve davranışlarımız üzerindeki etkileri ise sırtımızda tonlarca ağırlık taşıyormuş hissi ile aynı. Sonuçta ne oluyor, işten eve gelince yorgun bir beden ve zihin ve karşıdaki kişilere karşı tahammülsüz  davranışlar ve sonunda bozulan ilişkiler. İs hayatında ise daha çok insani tüketmeye yönelik politikalar  geçerli. İnsanı insanca yaşamaktan alıkoyan bir yaklaşımlar bütünü ve sonuç milyonlarca isini sevmeyen mutsuz insan. “Bir insanın zamanını satın alabilirsiniz, belirli bir işte çalışmak üzere fizik gücünü satın alabilirisiniz, bir saat veya bir gün için uzmanlığından yararlanabilirsiniz, ancak onun bir işe düşkünlüğünü, inisiyatifini ve işte çalışma dürüstlüğünü, düşüncelerini, duygularını ve içten gelen özverilerini satın alamazsınız. Bunlar öyle şeylerdir ki ancak kazanabilirsiniz”. Bu bilgece söylenmiş sözler aslında insanın ruhunu dikkate almadan yapılan her şeyin  enin de sonunda kaybetmeye mahkum olmasıdır. Bu durum Hem iş hem özel ilişkiler için geçerlidir, insanın ve karşıdakinin ruhunu isteklerini dikkate almadan yapılan her şey eninde sonunda insanlar üzerinde büyük stres oluşturur, doyumsuzluk mutsuzluk tükenmişlik yaşamasına neden olur. Yaşadığımız tükenmişlik ise ilişkilerimize, işimize ve hayata karşı kendimize yabancılaşmamıza ve doyumu yitirmemize sebep olur.  Bu şekilde tatminsiz bir yaşam karşısında hastalıklara açık bir hal alırız ve bağışıklığımızı zayıflatırız. Çözümü ise Öncelikle olaylara bakış açımızı değiştirmek de yatar , stres yaratan unsurlara karşı nasıl farklı bir tutum sergileyebilirim, ne yaparsam bu durumu değiştirebilirim, hangi değerlerime uygun bir hayat yaratabilirim gibi Koçluk yaklaşımı ve soruları çözümler üretmemize yardımcı olabilir. Başa çıkamadığımız durumlarda ise, danışmanlık, koçluk, terapi almak en büyük kendine yardımdır. 

Özlem Aktaş

Aile Danışmanı, Psikoterapist, Bireysel Danışman ve Koç, Hipnoterapist

İstanbul ve Bursa Ofislerimizde hizmet vermekteyiz.

02242434314

İstanbul ofis, 05335179512

Online eğitimler ve online seanslar hakkında bilgi almak için internet sitelerimizi ziyaret edebilirsiniz.

www.plenahuman.com

www.akademiplena.com

Hayatta gerçek mutluluk; hoşgörü ve cömertlik- Özlem Aktaş

Günümüz dünyası insanının en büyük sorunu; tatminsizlik, doyumsuzluk ve tükenmişlik. Kendimize dönük bu duyguların kaynağını araştıracak sorular sorduğumuzda çoğunlukla çevremize, insanlığa ve kendimize hoş görüyü kaybettiğimizi fark ederiz. Hoşgörülü olmak, anlayışlı olmak bugüne seslenen bir değerdir, hatta en önemli değerlerdir. Bunca üzüntü, keder, acı birbirimize katlanamamanın anlayamamanın sonucudur. Başkalarının durum ve koşullarını kendisi ile kıyaslamadan anlayabilmektir hoşgörü ve anlayış. Sınıf, insan ayırımının yapılmamasıdır. Bu bağışlama, unutma gönüllülüğü gösterme ve dünyayı daha iyi hâle getirecek yolları araştırma arzusu taşıma durumudur. Diğer kişileri ötekileştirmeden, benim gibi olmadığı, düşünmediği için yargılamadan anlamak , sevmek, affetmek mümkün mü? Kinimiz ve kızgınlığımız ile hissettiğimiz her tür kötü duygu kendi içimizde cehennemi yaratarak, doyumsuz, tatminsiz tükenmiş bir hayat yaşamamıza sebep olur. İncitilebilme olasılığıma rağmen sevebilmek, hoşgörülü olmak, tüm geçmiş yılgınlıklarıma rağmen insanı, insan olduğu için Yaradan’dan ötürü sevebilmek belki de en çok ihtiyacımız olan değerdir. Hoşgörü ve sevgi konusunda cömert olabilmek ise, yüce ruhluluktur.
Cömertlik, sadece maddi cömertlik değildir. Manevi yatkınlığın yüksek olması demektir. Destekleyici olabilmektir. Manevi sıkıntılara da ortak olabilmektir. Başkalarının zor zamanlarında yanında olabilmektir. Aristo’ya göre cömertlik, birinin ihtiyacı olduğunda bencillik göstermeksizin ona verilen destek ve ümittir. Kısaca insan olmaktır. Peki biz bu değerleri ne zaman unuttuk. Ruhsal sıkıntılar , hastalıklar bu değerlerin unutulması ile ilgili olabilir mi? Herkes hoşgörü ve sevgi de cömert olabilse bu kadar sıkıntı ve keder olur mu? Aile danışmanlığı ve terapilerinde gördüğümüz çiftlerin birbirine hoşgörüsüzlüğü, sevgide cömert olmamaları, Bireysel seanslarımızda gördüğümüz; çocuklarımıza , çalıştığımız ekip arkadaşlarımıza ve ailemize ne kadar anlayış ve hoşgörü de eksik olduğumuz, ne kadar sevgimizi paylaşma konusunda isteksiz olduğumuzdur. Bu kritik konular karşısında sorular sorabilmek kişinin kendine, içine dönüp ayna tutmasına ve belki bu yönde bir adım atmasına yardımcı olabilir. Bu hayatta önemli manevi değerlere sahip olmak bir nevi kendinin terapisti ve koçu olmasının önünü açar. Çünkü ruhsal olarak iyilik halini kolayca oluşturabilir. Biraz sevgi ve hoşgörüde cömert olmamız ve yaşamımızın koçu ve terapisti olmamız niyetiyle..

Özlem AKTAŞ

Aile danışmanı, Psikoterapist, Hipnoterapist, Eğitmen

İstanbul ve Bursa Ofislerimizde hizmet vermekteyiz.

05335179512

İstanbul Ofis, 02242434314

Online eğitimler ve online seanslar hakkında bilgi almak için internet sitelerimizi ziyaret edebilirsiniz.

www.akademiplena.com

www.plenahuman.com

Değişmek bu kadar zor mu?- Özlem Aktaş

Neden değişmek bu kadar zor diye soruyor neredeyse her gelen danışanımız. Değişim dönüşüm nasıl başarılabilir? İnsan genleri ile getirdiği huy ve mizacı , başkaları ile iletişimi, çevresi, aile yapısı ve yaşantısı ile değişebilir. Anne rahmine düştüğü an itibari ile programlanan bilinçdışımız, çocukluk, ergenlik, gençlik dönemlerimiz boyunca daha karmaşık bir şekilde etkilenmeye devam eder. Yıllardır danışanlarımızın değişim konuları olarak geldiği nedenlere baktığımızda , içinde bulundukları ruh durumu genellikle geçmişlerinde bir olayla ve bu olayın onlarda oluşturduğu inançla ilişkili olduğunu görürüz. Örneğin neden bir türlü erkeklere güvenemediğini anlamaya çalışan bir danışanım , annesinin yıllar önce izledikleri bir Türk filmi sırasında, tüm erkekler aldatır kendini korumalısın, seni kullanır ve atarlar tarzındaki telkinini aldığını fark ettiğinde çok şaşırmıştı. Yıllarca kendisini korumaya çalışan bilinçaltı, otorite figürü olan annesinin telkinini çocuk yaşta koşulsuz kabul etmişti. Dolayısıyla her kendisine yaklaşan insana sanki ondan faydalanacaklar, ona istemediklerini yapacaklar ve bir kenara atacaklar şeklinde değerlendiriyordu. Bilinçaltı bu şekilde eğitilmişti ve her durumda öğrendiği bu telkini kullanıyordu. Tam olarak inandığı bu düşünce danışanımın hayatını alt üst ediyordu. Çünkü aslında sevmek, güvenmek, mutlu olmak isterken, içindeki bildik cehennem onu bilinmedik cehennemlerden koruyordu. Bu çarpık gerçekliğini fark ettiği anda, bu düşünceye yeni farkındalıklı bir bakış geliştirdiğinde, ruhsal ve kişisel gelişimini sağlarken, aslında özgürlüğüne kavuşuyordu. İnsan eski düşünce kalıplarına sıkı sıkıya bağlı kalarak kendilerini korumaya çalışır ama aslında kaybettiği şey, huzurlu ,doyumlu yaşanmış bir hayattır. Oysa ki uyanmak, bilinçaltı kalıplarını fark etmek ve dönüştürmek için adım atmaktır. Bu bazen, eğitimle, terapi , hipnoz, koçluk ,danışmanlık ,psikoterapi ile mümkündür. Yeter ki kendi gerçekliğimizi tek doğru sanmaktan vazgeçip, hem güvende hissetmenin ,mutlu olmanın ulaşılabilir olduğunu anlayalım ve adım atalım, değişemeyenlerden değil, dönüşmek, kendini tanımak, bilmek ve sağlıklı bir insan olmak için adım atanlardan olalım. Bilinçaltının dilini anlayarak, kendine doğru soruları sorup, doğru telkinleri vererek değişimi sağlayabilirsin. Gerektiğinde yardım alabilmek bazen en büyük sıçrama olmaktadır.

Sevgiyle.

Özlem Aktaş

Aile danışmanı, Psikoterapist, Bireysel danışman ve Koç, Eğitmen

İstanbul ve Bursa Ofislerimizde hizmet vermekteyiz.

İstanbul ofis, 05335179512

02242434314

Online eğitimler ve online seanslar hakkında bilgi almak için internet sitelerimizi ziyaret edebilirsiniz.

www.plenahuman.com

www.akademiplena.com

Sayfalar:12»

Makaleler Categories

Ara

Kategoriler