Browsing articles tagged with " Yaşam koçu özlem Aktaş"

İşim Beni Tüketmesin Diyorsanız ! Özlem Aktaş

Tem 24, 2015   //   by admin   //   Makaleler  //  No Comments

İşim Beni Tüketmesin Diyorsanız ! Özlem Aktaş

İşim beni tüketmesin diyorsanız ! İşinizi geliştirmeye önem vermelisiniz.

‘ İşlerin gidişini tek başıma yönetemiyorum,  artık yoğunluğu organize edemiyor ve tükenmeye başladığımı hissediyorum ‘ diyor iş geliştirme koçluğu ve danışmanlığına  gelen danışanım . Keşke benden bir tane daha olsa diye ekliyor . Artık çalışanlarımla aramda sınırların kalmadığını , iletişim konusunda ciddi sıkıntılar içinde olduğumuzu ve işlerin hiçte iyi gitmediğinin farkında olduğunu itiraf ediyor . İş tarzında oluşmuş körlükten bahsediyor birazda mücadeleden yorulmuş bir şekilde. Hayallerinin  işini kuralı 5 yıl olmuş ama farketmeden işi onu yormaya ve tüketmeye başlamış. Artık işe olabildiğince geç gittiğini ve bir patron olarak motivasyonunun çok düşük olduğunu ve böyle giderse işlerin daha da kötüye gideceğinin farkında. En temel ihtiyaçlar olarak sayacağımız işine karşı olan sevgiyi kaybetmeye başlamış , iş yerinde ekibi içinde taktir olabildiğince ortadan kaybolmuş ve kişilerin kendilerini gerçekleştirmek geliştirmek için hiç çabaları yok ve neredeyse en temel gereksinim olan geliri dahi elde edemeyecek duruma gelmek üzereyken iş geliştirme koçluğu ve danışmanlığı hizmeti alan danışanımızın söyledikleri ile başlamak istedim yazıma .

Artık yeni bir yol, yeni heyecan , yeni bir bakış açısı ve güçlü vizyon, misyon ve hedeflere ve adımlara ihtiyaç olduğu çok açıktı. İşine  aşık bir adam işini yük olarak görmeye başlamış ve ekibi ile ilişkileri gerginlikler ve stres yüzünden zarar görmeye başlamıştı. Ve en acı olan yan ise bir ay sonrasının ne olacağını bilmemesiydi. İş yerinde plansızlık, öncelikler konusunda sıkıntılar yaşanıyordu , çalışanlarda da motivasyon eksikliği çok belirgindi. İşlerin tesliminin geciktiğini, müşteri şikayetlerinin arttığını ve bu durumun kendisini çok endişelendirdiğini söylerken gerçekten çok üzgün görünüyordu. Şimdi bir şeylerin değişme zamanıydı ve bu yüzden Koçluk almaya karar vermişti. Çünkü birilerinden iş konularında Koçluk ve danışmanlık almanın şirketin gelişimi açısından elde ettiği kazançları duymuştu. Şirketini bulunduğu noktadan hayal ettiği noktaya taşımak fikri onu heyecanlandırıyordu. Koçluk bu konuda ona yardımcı olabilirdi . Heyecanlanmaya  başladı yaptığımız Koçluk seanslarında . İşletmesinin ve kendisinin eksik yanlarının neler olduğunu  , nereleri geliştirmeleri gerektiğini, güçlü özelliklerini tanımaya başladı. İşi ile ilgili kazandığı öngörü ve motivasyon ile işinde bazı kural ve standartları yeniledi. Vizyon, misyonu ve hedefini ve nasıl ulaşacağı ile ilgili yol haritaları belirlendi . Ayrıca koçluğun ve danışmanlığın özü gereği çalışmalarımız boyunca yapılan destek ve takipler ile güzel değişimler yaşanmaya başlandı. En son seansımızda niye daha önce iş geliştirme koçluğu ve danışmanlığı almayıp vakit ve enerji kaybettiği için pişmanlığını dile getirirken , hiç bir şey için geç olmadığını dile getirerek şu ana odaklanmanın bundan sonra ki adımların ve şu an ki sürecin önemine dikkat çektik . Şimdi daha doyumlu bir iş ortamı , daha çok kazandıran ve daha çok sevdiği bir işi var . İş tatmini her geçen gün artıyor .İşletmeniz kalbinizdir çoğu zaman . Orada geçirilen huzurlu ve bilinçli dakikalar daha doyumlu ve keyifli bir yaşamın yolunu açar. Herkesin doyumlu, başarılı iş hayatı, iş tatmininin maksimum  olmasını temenni ederim . Sevgiler.

Özlem Aktaş, İş Geliştirme Danışmanı ve Kurumsal Koç

(224)2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

İşim Beni Tüketmesin Diyorsanız !

Tem 24, 2015   //   by admin   //   Kişisel Gelişim, Makaleler  //  No Comments

İşim Beni Tüketmesin Diyorsanız ! Özlem Aktaş

 İşim beni tüketmesin diyorsanız ! İşinizi geliştirmeye önem vermelisiniz.

‘ İşlerin gidişini tek başıma yönetemiyorum,  artık yoğunluğu organize edemiyor ve tükenmeye başladığımı hissediyorum ‘ diyor iş geliştirme koçluğu ve danışmanlığına  gelen danışanım . Keşke benden bir tane daha olsa diye ekliyor . Artık çalışanlarımla aramda sınırların kalmadığını , iletişim konusunda ciddi sıkıntılar içinde olduğumuzu ve işlerin hiçte iyi gitmediğinin farkında olduğunu itiraf ediyor . İş tarzında oluşmuş körlükten bahsediyor birazda mücadeleden yorulmuş bir şekilde. Hayallerinin  işini kuralı 5 yıl olmuş ama fark etmeden işi onu yormaya ve tüketmeye başlamış. Artık işe olabildiğince geç gittiğini ve bir patron olarak motivasyonunun çok düşük olduğunu ve böyle giderse işlerin daha da kötüye gideceğinin farkında. En temel ihtiyaçlar olarak sayacağımız işine karşı olan sevgiyi kaybetmeye başlamış , iş yerinde ekibi içinde taktir olabildiğince ortadan kaybolmuş ve kişilerin kendilerini gerçekleştirmek geliştirmek için hiç çabaları yok ve neredeyse en temel gereksinim olan geliri dahi elde edemeyecek duruma gelmek üzereyken iş geliştirme koçluğu ve danışmanlığı hizmeti alan danışanımızın söyledikleri ile başlamak istedim yazıma .

Artık yeni bir yol, yeni heyecan , yeni bir bakış açısı ve güçlü vizyon, misyon ve hedeflere ve adımlara ihtiyaç olduğu çok açıktı. İşine  aşık bir adam işini yük olarak görmeye başlamış ve ekibi ile ilişkileri gerginlikler ve stres yüzünden zarar görmeye başlamıştı. Ve en acı olan yan ise bir ay sonrasının ne olacağını bilmemesiydi. İş yerinde plansızlık, öncelikler konusunda sıkıntılar yaşanıyordu , çalışanlarda da motivasyon eksikliği çok belirgindi. İşlerin tesliminin geciktiğini, müşteri şikayetlerinin arttığını ve bu durumun kendisini çok endişelendirdiğini söylerken gerçekten çok üzgün görünüyordu. Şimdi bir şeylerin değişme zamanıydı ve bu yüzden Koçluk almaya karar vermişti. Çünkü birilerinden iş konularında Koçluk ve danışmanlık almanın şirketin gelişimi açısından elde ettiği kazançları duymuştu. Şirketini bulunduğu noktadan hayal ettiği noktaya taşımak fikri onu heyecanlandırıyordu. Koçluk bu konuda ona yardımcı olabilirdi . Heyecanlanmaya  başladı yaptığımız Koçluk seanslarında . İşletmesinin ve kendisinin eksik yanlarının neler olduğunu  , nereleri geliştirmeleri gerektiğini, güçlü özelliklerini tanımaya başladı. İşi ile ilgili kazandığı öngörü ve motivasyon ile işinde bazı kural ve standartları yeniledi. Vizyon, misyonu ve hedefini ve nasıl ulaşacağı ile ilgili yol haritaları belirlendi . Ayrıca koçluğun ve danışmanlığın özü gereği çalışmalarımız boyunca yapılan destek ve takipler ile güzel değişimler yaşanmaya başlandı. En son seansımızda niye daha önce iş geliştirme koçluğu ve danışmanlığı almayıp vakit ve enerji kaybettiği için pişmanlığını dile getirirken , hiç bir şey için geç olmadığını dile getirerek şu ana odaklanmanın bundan sonra ki adımların ve şu an ki sürecin önemine dikkat çektik . Şimdi daha doyumlu bir iş ortamı , daha çok kazandıran ve daha çok sevdiği bir işi var . İş tatmini her geçen gün artıyor .İşletmeniz kalbinizdir çoğu zaman . Orada geçirilen huzurlu ve bilinçli dakikalar daha doyumlu ve keyifli bir yaşamın yolunu açar. Herkesin doyumlu, başarılı iş hayatı, iş tatmininin maksimum  olmasını temenni ederim . Sevgiler.

 Özlem Aktaş, İş Geliştirme Danışmanı ve Kurumsal Koç

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

 

Çocukta Disiplin Niçin Önemli? Ebeveyn Koçluğu Nasıl Bir Çözüm Olur? – Özlem Aktaş

Son zamanlarda ailelerden duyduğumuz en sık problem, “Çocuğumu disiplin etme konusunda çok zorlanıyorum”. Yeni çağın çocukları ile uğraşmak çok zor, öğretmenlerden gelen geri bildirim. Geleceğe nasıl bir nesil oluşturduğumuzla ilgili kaygılar yüksek. Aileler, öğretmenler disiplin konusunda sıkıntılı dönemler geçirmekte. Gelecekten kaygılılar ve kuşku içindeler. Aslında çok fazla uyarıcının olduğu çağımızda ailelere ve öğretmenlere hak vermemek elde değil. Belki de kendimizi başarısız hissetmemize sebep olan dinamikleri iyi kavrarsak bu mücadeleyi keyifli ve başarılı bir şekilde yönetebiliriz. Disiplin niçin gerekli? Disiplin ne demek ? Bazen disiplin konusu fazla yargılayıcı, tutucu, baskıcı, çocuğun haklarını ihlal etmekle karıştırılabiliyor. Disiplin, çocuğa nasıl hareket edilmesi gerektiğinin öğretilmesidir. Disiplin sürecinde çocuğa öncelikle ebeveynlerin kuralları, inançları, değerleri iyi aktarılabilmeli ve söz ve eylemlerle somut bir şekilde ifade bulmalıdır. Çocuğa genel geçer ve istikrar içermeyen kurallar belirlenmesi yarardan çok zarar getirir. Disiplin ile çocuğun dürtüsel  hareketleri kontrol edilir. Çünkü çocuklar dürtüleri ile hareket ederler. Daha sağlıklı karar verecek bilinçli iradeleri gelişmemiştir. Ancak disiplini etkili yapan akla, mantığa uygun olmasıdır. Çocuktan yapamayacağı, mantık dışı beklentiler içinde olmak çocuğun sağlıklı gelişimini engeller. Disiplin süreci çocuğun gelişimine uygun olmalıdır. Çocuklara birşey öğretmenin yolu örnek olmaktır. Sigara içen bir ebeveynin sigaranın zararlarından bahsederek, çocuğuna sigarayı yasaklaması çok etkili olmayacaktır. Ailesini gözlemleyen çocuk, ailesinin davranışlarını esas alacaktır. Çünkü iletişimde sözlerden çok davranışlar etkilidir. Eğer çocuğumuzda olumlu davranış oluşturmak istiyorsak ona örnek olarak, onunla birlikte hareket etmek gerekir. Sofrada nasıl yemek yenileceğini söylemenizdense nasıl yenileceğini sizi gözlemleyerek  öğrenecektir. Disiplini, çocukta olumlu davranış kazandırmak için kullanırız ve çocukları disiplin ederken esas alacağımız  temel ilke, standartlarınızı belirlerken yeterince açık ve net olmamızdır. Bir davranışın neden yapılmaması gerektiğinin yerine hangi olumlu davranışı yapması gerektiğini  gerekçeleri ile net açıklayabilmelisiniz.

Çocukta iyi davranışlar geliştirmek çaba ister. İlkelerinizin, standartlarınızın olmasını gerektirir. Aile olarak nasıl bir çerçeve çizmeniz, nasıl kurallarınız olacağını ve en önemlisi daha doyumlu, daha sağlıklı ilişkiler geliştirilmesi için ebeveyn koçluğu iyi bir araçtır. Olumlu davranış hepimizin istediği bir şeydir ve en önemlisi olumlu davranışların ve alışkanlıkların kalıcılığını sağlamaktır. Çocuğa olumlu davranış geliştirme konusunda, aileye çok büyük bir iş düşer. Çocuklar öncelikle ailelerini örnek model alırlar. Çocuğunuzda beğenmediğiniz bir davranış  gözlemlediğinizde öncelikle kendimizde neyi değiştirmemiz gerektiğini sormaktan işe başlamalıyız. Çocuklarımız bizleri örnek alıyor, bu sebeple hayatta başarılı ve doyumlu bireyler yetiştirebilmek için disiplin sürecini iyi anlamak ve iyi uygulamak gerekiyor. Yaptıklarımızda örnek olarak, çocuklarımızın iyi davranışlarını sık sık onaylayarak, taktir ederek, onları başarılarında överek, kısacası sık sık geri bildirim vererek; olumsuz davranışlarında ise sessizliğimizi koruyarak ve olumlu davranış yaptığında doğru olanın bu davranış olduğunu vurgulayarak olumlu davranış kalıplıpları geliştirmek mümkündür. Ancak öncelikle herşeyde olduğu gibi sevgi gelir. Sevginin koşulsuz bir şekilde sunulduğu her ortamda disiplin, saygı, gelişim çok kolay gerçekleşecektir. Çocuklarımız en değerli varlıklarımız; çocuk gelişimine önem vermek toplum olarak hepimizin sorumluluğu. Koşulsuz sevgi ve bilgilenme ile herşeyi değiştirmek mümkün. Ebeveynler koçluk becerileri öğrenerek çocuklarına daha doyumlu bir aile hayatı sağlayabilir ve farkındalıklarını geliştirebilirler. Çocuklarımızın değişmesini çaresizce beklemek yerine, süreci bilinçli ve keyifle yaşamak bizim elimizde. Öncelikle sevgiyle değişmeyi isteyerek başlayabiliriz. Keyifli, sağlıklı, doyumlu ailelere ihtiyacımız var. Elbirliği ile çalışarak bunu gerçekleştirebiliriz. Değişim içimizde başlar, bunu hatırlayın ve sevgiyle kalın.

Özlem Aktaş – Ebeveyn,  Aile Koçu

(224)2434314

Online Eğitimlere kayıt için; www.plenahuman.com internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tüm online eğitimlerimize sitemizden ulaşabilirsiniz.

Makaleler Categories

Ara

Kategoriler